İmamoğlu’ndan RTÜK’e 200’den Fazla Suç Duyurusu!
1675 okunma

İmamoğlu’ndan RTÜK’e 200’den Fazla Suç Duyurusu!

Mayıs 2, 2025 11:39
İmamoğlu’ndan RTÜK’e 200’den Fazla Suç Duyurusu!
0

BEĞENDİM



Ekrem İmamoğlu’nun Hukuki Girişimleri

Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, kendisi hakkında yapılan yorum, paylaşım ve yayınlarla ilgili olarak RTÜK ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na 200’ün üzerinde suç duyurusunda bulundu. İmamoğlu, 19 Mart 2023 tarihinde yaşanan gözaltı süreci öncesine ve sonrasına yayılan durumlardan kaynaklı hukuki girişimlere imza attı. Bu süreçte, iktidara yakın sosyal medya hesapları ile bazı kişi ve medya kuruluşları tarafından yürütülen yayınlar ve yorumlar üzerine harekete geçti.

İmamoğlu’nun avukatları, suç duyurusunda bulundukları kişi ve kuruluşlar arasında A Haber, Akit TV ve internet sitesi, Sabah gazetesi ve internet sitesi, TGRT TV, Ülke TV, Kanal 24 gibi medya organlarının yanı sıra Cem Küçük, Abdulkadir Selvi, Gürkan Hacır ve Ferhat Murat gibi gazetecileri de dahil ettiler. Bu bağlamda, söz konusu medya kuruluşları ve kişiler hakkında çok sayıda hukuki girişimde bulunuldu.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na ve RTÜK’e yapılan başvurularda, bu yayınlarda kullanılan dilin, yalnızca basın etik ilkelerini değil, aynı zamanda masumiyet karinesini ve kişilik haklarını da açıkça ihlal ettiği ifade edildi. İmamoğlu ve avukatları, bu tür ihlallerin cezalandırılması gerektiğinin altını çizerken, özellikle kişisel hakların korunmasına ve basının sorumluluklarına dikkat çektiler.

Bu hukuki süreç, Türkiye’deki basın özgürlüğü ve ifade özgürlüğü tartışmalarını yeniden alevlendirdi. İzleyiciler ve kamuoyu, İmamoğlu’nun başlattığı bu süreçle birlikte, siyasi figürlerin medyada nasıl temsil edildiği ve bu temsilin arka planında yatan politik dinamikler üzerine düşünmeye başladı. İktidar ve muhalefet arasındaki çatışmaların bir yansıması olarak görülen bu durum, kamuoyunda farklı görüşlerin oluşmasına neden oldu.

Ekrem İmamoğlu’nun bu hukuki girişimi, özellikle sosyal medyada da büyük yankı uyandırdı. İktidara yakın medya organlarının yaptığı haberlerin ve yorumların ne ölçüde etik olduğu, burada dikkat edilmesi gereken önemli bir konu haline geldi. Medya kuruluşlarının haber yapma özgürlüğü ile bireylerin kişilik haklarının korunması arasındaki denge, bu süreçte tekrar gündeme geldi.

Çoğu insan, İmamoğlu’nun bu hukuki adımlarının siyasi bir yönü olduğunu düşünse de, özellikle masumiyet karinesi ve kişilik hakları gibi konuların ciddiyeti nedeniyle bu durumu yalnızca bir siyasi çatışma olarak görmemek gerektiğini savunuyor. İlgili yargı süreçlerinin sonuçları, Türkiye’de basın ve ifade özgürlüğünün geleceği açısından belirleyici bir rol oynayabilir.


En az 10 karakter gerekli