0

BEĞENDİM

0

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde Grev Süreci

İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı olan İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde, toplu iş sözleşmesinde gerekli uzlaşmanın sağlanamaması sonucunda yaklaşık 23 bin işçi, grev başlatmış bulunuyor. Bu grev süreci, beşinci gününe kadar ilerlemiş durumda. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, bu süre zarfında tüm belediye kaynaklarını zorlayarak işçilere bir teklif sunuyor; ancak sendika, kendine özgü taleplerinde ısrarcı olmaya devam ediyor.

Başkan Tugay, sendikanın isteklerini yerine getirmenin belediyenin mali durumunu olumsuz etkileyeceğini dile getiriyor ve “İstedikleri zammı yaparsak belediye batar” diyerek durumu özetliyor. Tugay, İzmir halkının haklarını koruma adına bu isteklere karşı çıktığını belirtiyor ve sunulan teklifin, beklenenden daha makul olduğunu ifade ediyor. Ancak, sendikanın başkanının çıkarları nedeniyle müzakerelerde geri adım atmadığı belirtiliyor. Bu durum, en başından beri mağdur olanların yine İzmir halkı olduğunu gözler önüne seriyor.

Daha sonra, Cemil Tugay, grev nedeniyle temizliği aksayan bölgelerde çöpleri toplamak için sokağa çıkıyor. Bu eylem, İzmir halkı tarafından destek görüyor; ancak sendika yetkilileri bu durumdan rahatsızlık duyuyor. Genel İş İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Ercan Gül ile Cemil Tugay arasında geçen bir konuşma, gerilimi daha da artırıyor. Gül, Başkan Tugay’ı işçileri birbirine kırdırmakla suçlarken, Tugay bunu reddediyor ve grev yapan işçilerin, işyerlerini terk ederek evlerine dönmeleri gerektiğini vurguluyor.

Gül’ün “Biz buraya ekmeğimizi korumaya geldik” demesi karşısında Tugay, “Çöpü burada tutarak ekmek korunmaz” yanıtını veriyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı, karşılıklı gerilimlerin gereksiz olduğunu belirtiyor ve masaya oturup uzlaşmanın önemini vurguluyor. Tugay, sendikaya 6 aydır belediyenin ödeyemeyeceği ücretler konusunda bilgi verdiğini; bu süre zarfında aynı taleplerle geldiklerini ifade ediyor ve diğer çalışanların şartlarını da göz önünde bulundurmaları gerektiğinin altını çiziyor.

Bu süreçte, halkın tepkisi de dikkate değer oluyor. Grevden etkilenmekte olan vatandaşlar, Tugay’a destek verirken, halk arasında dayanışma örnekleri sergileniyor. Cemil Tugay, dayanışma çağrısında bulunarak, İzmirlileri aktif bir şekilde bu seferberliğe katılmaya davet ediyor. “Biz Öncü Şehir ekibi olarak bir dayanışma seferberliği başlatılması gerektiğini düşünüyoruz” diyor ve bu durumun İzmir için önemli olduğunu belirtiyor. Özellikle çöplerin toplandığı bu süreçte halkın sağlığı ve yaşam kalitesinin korunmasının ne denli kritik olduğu ifade ediliyor.

Sonuç olarak, İzmir’deki grev süreci, hem işçi hakları hem de belediyenin mali durumu açısından önemli bir dönemeçte.her kesimin duyarlılık göstermesi gereken bir durum olarak öne çıkıyor. Eylemler ve müzakereler sürerken, her iki tarafın da karşılıklı olarak diyalog kurması ve uzlaşıya varması gerektiği ön plana çıkıyor. Ayrıca, halkın kendini ifade edebilmesi ve taleplerinin dikkate alınması ise bu süreçteki en önemli unsurlar arasında yer alıyor.