admin

admin

29 Nisan 2025 Salı

Ankara’da Osmanlı Hamamı Keşfi Kültüre Katkı Sağlayacak

Ankara’da Osmanlı Hamamı Keşfi Kültüre Katkı Sağlayacak
0

BEĞENDİM

Ankara Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Tabiat Varlıkları Daire Başkanlığı, 2022 yılında Antik Roma Tiyatrosu ve Arkeopark Alanı’nda kazı çalışmaları başlattı. Bu yılki kazı çalışmaları, 28 Haziran itibarıyla 13 işçi ve 2 arkeolog ile sürdürüldü. Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan alınan izinle yürütülen bu çalışmalar, Anadolu Medeniyetleri Müzesi Müdürlüğü’nün başkanlığında gerçekleştirilmektedir. Kazı sırasında Osmanlı dönemine ait bir hamam yapısı ortaya çıkarıldı. Hamamın ön kısmında ise, debbağhane (tabakhane) olarak bilinen bir alan keşfedildi. Sırasıyla soğukluk, ılıklık ve sıcaklık bölümleri ile hamamın suyunu sağlayan sarnıç bölümleri simetrik bir düzenle dizilmiş olup, bu yapı 2026 yılında tamamlanması planlanan bir proje kapsamında Ankara’nın kültürel hayatına kazandırılacaktır.

Anadolu Medeniyetleri Müzesi Müdür Yardımcısı Umut Alagöz, bu yılki kazı çalışmalarında Osmanlı hamamının tüm bölümlerinin açığa çıkartıldığını belirtti. Alagöz, bu alanın Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde kentin önemli kamusal yapılarının yer aldığı önemli bir merkezi oluşturduğunu ifade etti. Bu durumu, Roma dönemindeki canlılığın Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde de aynı şekilde sürdüğünü gösteren mimari yapılarla destekledi. Ayrıca, Hatip Çayı’nın yanındaki alanda özellikle Osmanlı döneminde önemli bir iş kolu olan dericiliğin geliştiğini ve hamam yapısının da bu dericilere ait olduğunu düşündüklerini vurguladı.

Umut Alagöz, 12. yüzyılda Selçuklu döneminin burada teşkilatlandığını ve özellikle esnaf grubu olan ahilerin önemli sosyal yapılar kurduğunu belirtti. Hamamın, ahiler arasında dericilikle uğraşan tüccarlara ait bir debbağhane olarak kullanıldığını, arkeolojik kazıların bu durumu belgelediğini kaydetti. Hamam yapıları ile Roma mimarisi arasındaki benzerliği de dikkat çeken Alagöz, bu yılki çalışmaların verimli geçtiğini ve 2024 çalışmalarında hamam yapısının tam planının görüldüğünü ifade etti.

Kazı çalışmaları sırasında ortaya çıkan hamamın, Roma’dan Bizans’a ve sonrasında Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine kadar süregelen simetrik planlı odaların yerleşimi ile karakterize olduğunu belirten Alagöz, odaların diziliminin görsel estetiğine dikkat çekti. Soğukluk, ılıklık, sıcaklık ve sarnıç bölümleri, simetrik olarak yerleştirilmiş bir yapısal düzen ortaya koymaktadır. Bu hamam, Osmanlı dönemine ait önemli bir yapı olarak Ankara’nın kültürel hayatına katkıda bulunacak. Alagöz, hamamın 18. ve 19. yüzyıla kadar kullanım gördüğünü düşündüklerini ve Roma Tiyatrosu ile birlikte burada inşa edilecek olan Arkeopark projesinin Ankara’nın kültürel hayatına vazgeçilmez bir katkı sunacağını ifade etti. Ayrıca bu yapıların, ziyaretçilerin beğenisini kazanacağını düşündüğünü ekledi.

Kısacası, Ankara’da yapılan bu arkeolojik kazılar sadece tarihi yapıları gün yüzüne çıkarmakla kalmıyor, aynı zamanda bölgenin kültürel mirasını zenginleştirerek gelecek nesillere aktarılmasında da önemli bir rol oynamaktadır.