29 Nisan 2025 Salı
Türk tıp tarihinde bilinen ilk doğumevi olan “Demirkapı Viladethanesi”nin kuruluşunu Tıp Tarihçisi Prof. Dr. Ayten Altıntaş detaylı bir şekilde açıklamıştır. Osmanlı Cihan Devleti döneminde, kadınların doğumunu evde, ebeler aracılığıyla yaptıklarını belirten Altıntaş, diğer doğumların gayrimeşru gördüğünü ifade etmiştir. Ancak Demirkapı Viladethanesi’nin gayrimeşru çocuklar için değil, daha geniş bir hizmet sunmak amacıyla kurulduğunu vurgulamıştır.
Prof. Dr. Ayten Altıntaş, 1892 yılında dönemin kadın hastalıkları doktoru olan Besim Ömer Akalın’ın çabaları neticesinde Demirkapı Viladethanesi’nin açıldığını kaydetmiştir. Besim Ömer, kendisine ait olan imkanlarla dönemin tıbbiyesine yakın bir alanda bulunan iki katlı bir binayı restore ederek doğumevini hizmete açmıştır. Ayrıca Sultan 2. Abdülhamid’i ikna etmek amacıyla gazetelerde yazılar yazarak dikkat çekmiştir.
Besim Ömer Akalın’ın doğumevi açma isteğini aktaran Altıntaş, “Modern çağa geçtikten sonra Besim Ömer Akalın, Fransa’da kadın doğum ihtisası yapmış, bizim tıbbiye hocalarımızdan biridir. Onun, viladethane açma isteğinin sebebi bambaşka. Biliyor ki, herkes ebelerle evde doğum yapabilir ama başka bir gerçek var; babası belli olmayan bebeklerin, kimsesizlerin ve evsizlerin doğum yapacak uygun mekanlara ihtiyaçları var” şeklinde bilgi vermiştir.
Besim Ömer, tıbbiyenin yanında bulunan eski bir binayı restore ederek içinde gerekli tüm hizmetleri sunacak şekilde hazırlamıştır. Bu doğumevi, yıllar içerisinde ilk olarak tıbbiyenin hizmetine açılmıştır. Burası, o dönemde kimsesizlerin, fakirlerin ve hizmet alamayan insanların güvenli bir ortamda doğum yapmalarını sağlamak amacıyla önemli bir işlev üstlenmiştir. Bu amaç doğrultusunda, doğuma hazırlık, doğum sonrası bakım gibi hizmetlerin verileceği bir ortam oluşturulmuştur.
Prof. Dr. Ayten Altıntaş, Sultan 2. Abdülhamid’in Besim Ömer’in yazdığı makaleleri okumasının ardından, doğumevi fikrine sıcak baktığını ifade etmiştir. Sultan 2. Abdülhamid’in sağlığa çok önem veren bir lider olduğunu belirten Altıntaş, bu ilginin sonrasında yeni bir doğumevi yapılması için büyük miktarda para tahsis edildiğini aktarmıştır. Bu doğumevi, Kadırga’da inşa edilmiştir ve 1909 yılına kadar hizmet vermiştir.
Son dönemdeki bebek ölümleri ve sağlık sorunlarına dikkat çeken Prof. Dr. Ayten Altıntaş, özellikle Yenidoğan çetesi tarafından gerçekleştirilen olaylara tepki göstermiştir. Altıntaş, “O dönemde insan en değerli varlıktı. Ancak günümüzde değerlerin değiştiğini ve birçok insanın paranın ön planda olduğunu düşündüğünü” dile getirerek, sağlık hizmetlerinin kalitesinin arttığı günümüz dünyasında bebeklerin yaşama şansının önemine vurgu yapmıştır.
Sonuç olarak, Türk tıp tarihinde Demirkapı Viladethanesi’nin kuruluşu, sağlık hizmetlerinin modernleşmesini simgelemekte ve zamanla değişen toplum değerleri üzerine önemli bir tartışma başlatmaktadır. Prof. Dr. Ayten Altıntaş’ın açıklamaları, bu konudaki bilinçlenmeyi sağlamaktadır; çünkü sağlık hizmetlerinin temelinde insan hayatı bulunmaktadır ve bu değer her zaman öncelikli olmalıdır.