CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, geçtiğimiz yıl gerçekleştirdiği bir röportajda, AKP iktidarının CHP’li belediyelere yönelik baskılarını ele alan bir kitap yazma sürecinin sonlarına geldiğini ifade eden Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na bir çağrıda bulundu. Bülbül, Çerçioğlu’nun 24 Mart 2024 tarihinde yaptığı açıklamalara atıfta bulunarak, başkanın yazdığı sayfaların AKP’ye katıldıktan sonra “buharlaşıp” buharlaşmadığını sorguladı. Bu bağlamda Bülbül, Çerçioğlu’na dönerek, “Yazdığınız sayfalar, AKP rozetini yakaya takıp iktidar saflarına karışınca Cumhurbaşkanı’nın ‘himayelerine’ girince buharlaştı mı?” şeklinde eleştirilerde bulundu.
Bülbül, sosyal medyada yaptığı paylaşımda, Çerçioğlu’nun kitap yazma süreci hakkında yaptığı açıklamaları hatırlatarak, “Özlem Çerçioğlu, 24 Mart 2024 tarihinde ‘Kitabı da bitirmek üzereyim. Nasıl kumpaslar kuruldu, kamu kuruluşlarındaki üst düzey görevlilere nasıl baskı yapıldığını hepsini kitabımda yazıyorum. Gerçekten Aydın halkı bunu okuduğu zaman bu kumpasların ne kadar vicdansızca ve ahlaksızca kurulduğunu görecekler’ demişti” ifadesine yer verdi.
Ancak Bülbül, Çerçioğlu’nun 14 Ağustos tarihinde AKP’ye geçmesinin ardından, bu kitabın akıbetinin ne olduğunu sorguladı. Bülbül, “O kumpasların kitabı ne oldu? Yazdığınız sayfalar, AKP rozetini yakaya takıp iktidar safhalarına karışınca, Cumhurbaşkanı’nın ‘himayelerine’ girince buharlaştı mı?” diye sordu. Bülbül, önceki günlerde “Bize kumpas kuruyorlar” diye haykıran başkanın, şimdi o kumpasların merkezine yerleşmiş bir partiye geçiş yapmasını eleştirdi ve bunun arkasında yatan çıkarları sorguladı.
CHP Milletvekili Bülbül, Çerçioğlu’nun kendisine yönelik eleştirilerini daha da sertleştirerek, “Yazıklar olsun!” dedi. Çerçioğlu’nun daha önceki açıklamaları ile bugünkü durumu arasında bir çelişki olduğunu vurgulayan Bülbül, kitabında yer alan kumpasların halk tarafından nasıl algılanacağını ve bu durumun toplumsal vicdan açısından ne kadar kabul edilebilir olduğunu sorguladı.
Özlem Çerçioğlu ve CHP’li yöneticilerin bu gibi tutarsızlıkları halk nezdinde nasıl bir yankı bulacağının endişesi, Bülbül’ün paylaşımlarında belirgin şekilde görülmekte. Ayrımcı bir dil kullanılarak yapılan bu eleştiriler, Aydın’daki siyasi durumun ne denli çalkantılı olduğu konusunda kamuoyunun dikkatini çekiyor. Sonuç olarak, Bülbül, Çerçioğlu’na yönelik eleştirilerini artırarak, kitap yazma süreci ile siyasal duruşu arasındaki çelişkileri gündeme getirerek tartışmayı derinleştiriyor.