İstanbul’da Gözaltılar: Sanatçı ve Gazetecilere Şok!

0

BEĞENDİM

0

18 Şubat Gözaltı Operasyonları

18 Şubat’ta İstanbul’da gerçekleştirilen bir gözaltı operasyonu, gazeteci, sanatçı, sendikacı, avukat ve siyasi parti temsilcilerinin de aralarında bulunduğu 60 kişiyi hedef aldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma çerçevesinde, Türkiye’nin 10 ilinde eş zamanlı olarak yapılan operasyonda şu ana kadar 53 kişi gözaltına alındı. Bu operasyonun detayları oldukça dikkat çekiciydi ve gözaltına alınanların ifadeleri gizlilik kararıyla yürütüldü.

Gözaltı sürecinde, HDK’nin (Halkların Demokratik Kongresi) düzenlediği konferanslar ve etkinlikler emniyet ifadeleri sırasında sorgulandı. Gözaltına alınanların polis ifadeleri tamamlandıktan sonra, bu şahıslar adli işleme tabi tutulmak üzere Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne götürüldü.

Gözaltıların gerçekleşmesi ile birlikte, İstanbul Emek ve Demokrasi Güçleri de saat 14:00’te Çağlayan Adliyesi önünde bir protesto düzenlemek için çağrı yaptı. Bu durum, gözaltına alınanların destekçileri ve toplum kesimleri arasında büyük bir tepkiye neden oldu. Ev baskınları esnasında, birçok siyasi parti üyesi, sanatçı ve gazeteci gözaltına alındı.

Gözaltına Alınan İsimler ve Kuruluşlar

Operasyonun hedef aldığı gruplar arasında DBP (Demokratik Bölgeler Partisi), DEM Parti, Devrimci Parti, EMEP (Emek Partisi), ESP (Evrensel Sol Parti), HDK, SYKP (Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi) ve Yeşil Sol Parti’nin üyeleri bulunmaktaydı. Bu bağlamda, gözaltına alınan bazı önemli isimler arasında EMEP İstanbul İl Başkanı Sema Barbaros, DEM Parti MYK üyesi Mehmet Saltoğlu, DEM Parti Iğdır İl Başkanı Alya Akkuş, SYKP PM üyeleri Halit Elçi ve Ahmet Saymadi, Yeşil Sol Parti MYK üyesi Naci Sönmez, avukat Yıldız İmrek, gazeteciler Yıldız Tar, Elif Akgül, Ender İmrek ve Ercüment Akdeniz sayılabilir. Ayrıca, müzisyen Pınar Aydınlar, ressam Taner Güven ve senarist Ayşe Bengi de gözaltına alınanlar arasında yer almaktadır.

Bu operasyon, Türkiye’deki medya özgürlüğü ve sanatsal ifade üzerindeki baskılar konusunda önemli bir tartışma başlattı. Gözaltına alınanların destekçileri, bu süreçte adaletin tecelli etmesi için ciddi çabalar harcıyor ve destek eylemleri düzenliyor. Bu sürecin, Türkiye’de ifade özgürlüğünü ve demokratik hakları ne ölçüde etkileyeceği ise zamanla daha da netlik kazanacak.

Sonuç olarak, 18 Şubat’ta gerçekleştirilen bu gözaltı operasyonu, çok sayıda sanatçı, gazeteci ve siyasi figürün hedef alındığı bir süreç olarak kayıtlara geçti. Bu tür işlemlerin temelinde yatan sebepler ve sonuçları, toplumsal dinamikler açısından kritik bir öneme sahip olmaya devam ediyor.