İzmir’de İşçiler Eylemde, Sendika Başkanı Destekte!

0

BEĞENDİM

0

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin mevcut Başkanı Cemil Tugay, yapılan toplu iş sözleşmesi (TİS) sebebiyle 1030 işçiden 360’ının işine son verileceğini duyurdu. Bu durum, Belediye-İş Sendikası ve işten çıkarılan işçilerin tepkisini çekti. Ülkede meydana gelen işten çıkarmaların ardından başlayan eylemler 9. gününe girdi. Bu süreçte Belediye-İş Sendikası Genel Başkanı Nihat Yurdakul, ’31 Mart seçimlerinden 5 gün önce imzaladığımız bu sözleşmenin fırsatçılık olarak değerlendirilmesi haksızlıktır. Bu, bir süreçtir ve seçim öncesinde biz bu sözleşmeyi gündeme getirmedik,’ ifadelerini kullandı.

Önceki İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in göreviden ayrılması sonrasında Cemil Tugay, eylül ayındaki enflasyon farkı zammının geri alınması talebini dile getirdi. Ancak sendika bu talebe olumlu bir yanıt vermedi. Sendikanın geri adım atma kararının ardından belediye, 1030 işçiyi kapsayan işten çıkarma sürecini başlattı. İşten çıkarmaların öncesinde Başkan Tugay ve Belediye İş Sendikası arasında yapılan görüşmelerin sonuçsuz kalması, bu süreci daha da hızlandırdı. Türk-İş’e bağlı olan Belediye-İş Sendikası, bu süreçte 360 işçinin çıkarıldığını kamuoyuna duyurdu.

8 Temmuz Salı günü sendikaya bağlı işçiler, sendika binası önünde toplanarak Başkan Cemil Tugay’ın ofisinin bulunduğu Egemenlik Binası’na doğru bir yürüyüş gerçekleştirdi. Eylemler, işten çıkarılanların ikinci gününden itibaren Egemenlik Binası önünde sloganlar eşliğinde devam etti ve 9. günde de Yurdakul’un destek amaçlı konuşma yapmasıyla sürdü.

Yurdakul, basın açıklamasında, ‘Başkan, benim hâlâ bu sözleşmeden haberim yoktu diyorsa, herkesi inandırabilir mi?’ sorusunu yöneltti. Yurdakul, aynı zamanda sendikalarına karşı baskı yapılmasına karşı olduklarını ve ‘Başkan, bize 90 bin verin imzalayalım’ teklifinin bir manipülasyon olduğunu belirtti. Ücretler üzerinden yapılan tartışmalarda, mevcut en düşük maaşın 55 bin ile 65 bin lira arasında değiştiğini kaydetti. Belirttiği gibi, işçilerin haklarını savunmanın bir sendikanın temel işlevi olduğunu ifade etti.

Bunun yanı sıra, Yurdakul, Tugay’ın işçilerin alacaklarını düşürülmesi yönündeki tavrını eleştirerek, ‘Emekçilerin haklarını geri almak için sandık kurmak gibi bir eyleme kimseye kalkışmam’ dedi. Primler üzerinden yapılan tartışmalara da değinen Yurdakul, bu durumların daha önceki dönemlerde de olduğunu hatırlattı. ‘Ahmet Piriştina’nın dönemindeki primlerle ilgili konuşmak, bu yanlışlıkları örtmeye çalışmak demektir’ ifadeleriyle geçmiş döneme bağlantılar kurdu.

Yurdakul, Cumhuriyet Halk Partisi’ne bağlı bir belediyenin yöneticileri ile olan iletişimlerinde dillerinin daha yapıcı olması gerektiğini savundu. ‘Burası bir sosyal demokrat belediye, bu durumda sosyal adaletin sağlanması öncelikli olmalıdır’ vurgusunu yaptı. Başkan Tugay’ın ‘Buraya gelip bağırıp, çığırıyorlar’ şeklindeki ifadelerine ise işçilerin sesini duyurmak için eylem gerçekleştirildiğini hatırlatarak karşılık verdi. ‘Artık yeter, ekmek bu’ diyerek, işçilerin yaşadığı zorlukları vurguladı.

Sonuç olarak, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin içinde bulunduğu bu durum, işçilerin ve sendikanın taleplerinin karşılık bulmadığı bir süreçte sürmekte. 6 ay sonra yeniden sözleşme masası kurulacak ve bu süreçte ortaya çıkacak olan maddelerin müzakeresi yapılacaktır. İşçilerin açlıkla terbiye edilmemesi gerektiği mesajını veren Yurdakul, ekmek mücadelesinin devam edeceğini belirtti.