Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, 7-13 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilen ‘Verem Eğitimi ve Farkındalık Haftası’ kapsamında önemli açıklamalarda bulundu. Özlü, son 20-30 yıllık süreçte Türkiye’de verem hastalığının kontrol altına alındığını ve vaka sayılarında sürekli bir düşüş yaşandığını belirtti. Ayrıca, bazı ülkelerde ilaca dirençli tüberküloz vakalarının artmasının ciddi bir sorun haline geldiğine dikkat çekti. “Tüberküloz (verem) hastalığı, akciğerlerde yerleşen fakat vücudun diğer dokularına da yayılabilen bir hastalıktır. Bu hastalık, hemen hemen herkesin bildiği ve bilinen en eski hastalıklardan birisidir” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Özlü, Türkiye’de verem olgularında yaşanan sürekli düşüşü vurgulayarak, “Verem hastalığı Türkiye’de kontrol altında. Ancak dünya genelinde hala tüberküloz, en çok ölümle sonuçlanan hastalıklar arasında yer almaya devam etmektedir” dedi.
Prof. Dr. Özlü, tüberkülozun bulaşıcı bir hastalık olduğunu ve bu hastalığın belirtilerine dikkat çekti. Türkiye’de insan hareketliliğinin oldukça fazla olduğunu belirten Özlü, “Bu nedenle bu kontrol durumunu sürdürmemiz gerekiyor. Verem aslında teşhisi zor olmayan bir hastalıktır. Teşhis, balgam örneği ile konulmaktadır” şeklinde konuştu. Belirtiler arasında; balgam çıkarma, balgamda kan görülmesi, 3 haftadan daha uzun süren öksürük, halsizlik, iştahsızlık, kilo kaybı, gece terlemeleri ve ateş gibi sistemik şikayetlerin olduğunu belirtti.
Bulaşmanın hasta kişiden sağlam kişiye geçtiğini vurgulayan Özlü, “Bulaşmayı önlemek için en etkili tedbir, hasta kişinin maske kullanmasıdır. Bu şekilde bakterinin maske ile tutulup etrafa yayılması önlenir. Ayrıca, hasta kişinin odasının sürekli havalandırılması gerekir. Havalandırma ve maske kullanımı, bulaşmayı büyük ölçüde önler. En fazla bulaşma, hasta ile kapalı bir ortamda uzun süre birlikte olan kişilerde gerçekleşir. Kısa süreli, geçici temasla bulaşma olasılığı oldukça düşüktür” dedi.
Prof. Dr. Özlü, tüberküloz hastalığının tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu ifade ederek, “Bu verem hastalığının teşhisi kolay ve tedavi yöntemleri mevcuttur. Günümüzdeki tedavi yöntemleri ile yüzde 100 başarıya yakın sonuçlar alınabilmektedir. Tüberküloz tedavisi, etkili ilaçların kullanılması ile yapılır. Düzenli bir tedavi süreci ve izleme süreci bulunmaktadır” dedi. Özlü, Sağlık Bakanlığı’nın illerdeki verem savaş birimleri aracılığıyla hastaları takip ettiğini de sözlerine ekledi. Tedavi süresinin 6-8 ay gibi bir süreyle gözetim altında gerçekleştiğini ifade eden Özlü, “Artık vereme bağlı ölümler son derece azalmış durumda. Tedavi sürecinde ölen hastalar olabilir fakat bu ölümlerin tamamı vereme bağlı olmayabilir. Son yıllarda verem ölümleri ve verem hastalığına bağlı veriler ciddi anlamda azalmaktadır” dedi.