Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Ekonomi Politikaları Kurulu Üyesi olan gazeteci yazar Yiğit Bulut, tedavi gördüğü Maslak Acıbadem Hastanesi‘nde hayatını kaybetti. Vefatı büyük bir üzüntüyle karşılanırken, TBMM İçişleri Komisyonu Başkanı ve AKP İstanbul Milletvekili Süleyman Soylu, İstanbul İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Abdullah Emre Güner ve AKP İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir, Bulut’un hayatını kaybettiği hastaneye gelerek, ailesine ve yakınlarına başsağlığı dilediler.
Bunun ardından Süleyman Soylu, Abdullah Emre Güner ve Abdullah Özdemir hastaneden ayrıldılar. Ayrılmadan önce basın mensuplarına bir açıklama yapan İstanbul İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Abdullah Emre Güner, “Başımız sağ olsun. Yiğit Bey bu memlekete hizmet etmiş bir değerdi. Bildiğiniz gibi geçtiğimiz hafta Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte kendisini ziyaret etmiştik. Kemoterapi ve ilgili tedavisini alıyordu. Ancak, son hafta durumunda bir kötüleşme oldu ve bugün kendisini kaybettik. Yakınlarına ve ailesine sabırlar diliyorum. Cenaze sürecine dair bilgileri aile paylaşacaktır. Biz de inşallah son görevimizi yapmak için orada olacağız. Kendisi, geçtiğimiz şubat ayından beri tedavi görüyordu ve periyodik olarak tedavilerini alıyordu. Son bir haftadır sağlık sürecini yakından takip ediyorduk. Kendisi kanser hastasıydı. Tekrardan başımız sağ olsun” şeklinde konuştu.
Yiğit Bulut’un ani vefatı, hem siyasette hem de medyada büyük bir yankı buldu. Ülkemizde önemli bir figür olan Bulut, ekonomi politikaları üzerine yaptığı çalışmaları ve danışmanlık rolü ile tanınmıştı. Onun kaybı, başta yakın dostları ve ailesi olmak üzere birçok insanı derinden etkiledi. Medyada yer alan haberlere göre, Bulut’un tedavi süreci uzun bir dönem boyunca devam etti ve bu süre zarfında birçok zorlukla karşı karşıya kaldı. Geçtiğimiz haftalarda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı görüşmeler, onun sağlık durumu ile ilgili kamuoyunda bazı umutlar doğurdu. Ancak beklenmedik bir şekilde, bu umutlar son buldu ve Bulut bu hayata veda etti.
Özellikle bu süreçte sağlık alanındaki gelişmelerin takip edilmesi, toplumun dikkatini çeken bir başka unsur olarak öne çıkmaktadır. Doç. Dr. Abdullah Emre Güner’in yaptığı açıklamada da belirttiği gibi, sağlık sorunlarıyla mücadele eden bireylerin tedavi süreçlerinin ne kadar kritik olduğu bir kez daha vurgulanmış oldu. Bulut’un hastaneye yatırılmasının ardından yürütülen tedavi protokolleri, kanser hastaları için yaşamsal önemde olduğu kadar psikolojik destek konusunda da önemli bir rol oynamaktadır.
Sonuç olarak, Yiğit Bulut’un vefatı, yalnızca bir bireyin kaybı değil, aynı zamanda ekonomik düşünceler ve politik kararlar üzerine yaptığı katkılar dolayısıyla Türkiye için kaybedilen bir değerdir. Her ne kadar kendisi artık aramızda olmasa da, bıraktığı iz ve düşünceleri ile Türk toplumunda daima hatırlanacaktır. Ailesine ve yakınlarına bir kez daha başsağlığı diliyoruz.